1 Haziran 2015 Pazartesi

                                           AVRUPALILAŞMAK VEYA ARAPLAŞMAK

  • 1920'li yıllarda yapılan devrimlerle Türkiye'yi, yönetim bakımından, Avrupa'nın uzun zaman mücadelesini vererek ulaştığı hukukun üstünlüğü, insan hakları,  hukukun karşısında insanların eşit olmak, özellikle özgür olmak ve bireyselleşmek noktasına  taşıyabilmek için, ilgililer bir haylı mücadele verdiler ve bu yolda epey de yol aldılar. Ne var ki, 1940'lı yıllarda başlayan karşı devrimlerle yıpratılan devrim  ilkeleri yok etmek üzere, iç ve dış güçler harekete geçti. Özellikle 1970'lı yıllarda kurulmaya başlanan İslami söylemli politik partiler her türlü hilelerle, zaten sıkıntılı olan Türk demokratik anlayışın temeline kibrit suyu döktüler. Günümüzün Türkiye'sinde, Dış güçlerin de teşvikiyle ve desteğiyle İslamlaşmak bahanesiyle bal gibi Türk kültürü Arap kültürüne dönüştürüldü.
  • Önümüzde ki genel seçim Türkiye için son derece önemlidir. Önemlidir çünkü Türkiye, İslamlaşmak bahanesiyle Araplaşacak mı yoksa Cumhuriyetin başlangıcındaki ruhu diriltip demokratik yönetim için önemli bir adım atacak mı? Bunun cevabını halk altı gün sonra seçim sandığında verecektir. Türk halkının sağduyusuna her zaman güvendiğim gibi, bu sefer çok akıllıca cevap vereceğine inanıyorum. Umarım yanılmam.

11 Nisan 2015 Cumartesi

TEKRAR BLOG YAZMAYA BAŞLIYORUM

Emekli olduktan sonra blogumda yazı yazmayı bıraktım. Ancak Türkiye'nin yeni durumu beni, değişik konularda yazı yazmaya zorladı. Özellikle, Halil Öğretmen'e, Yalova valisi tarafından yakın tarihte yapılan, ama hiç de bağışlanacak gibi olmayan tutum ve davranışı  tekrar blogumda yazı yazmaya adeta beni mecbur bıraktı. 
Yaklaşık 45 yıl Devletime, çoğunlukla öğretim üyesi olarak hizmet verdim. Bu süre içinde birçok  yöneticilerle özellikle rektör ve valilerle çalışmak durumunda kaldım. O dönemdeki yöneticilerin belli bir seviyesi ve belli bir çizgileri vardı. Bu noktalardan, onlar genellikle  ayrılmazlardı. Biri bir hata yaptığında onu milletin içinde rezil etmeye çalışmaz, tam tersine onu özel davet edip uygun bir şekilde ikaz ederdi veya ikaz ettirirdi.
Günümüzde, birçok güzelliklerimizin olumsuz yönünden değişmesi gibi, bu gelenek de değişti.Günümüzde, emrinde çalışanlara olumsuz davranmak yöneticiler için bir özellik oldu. Umarım bu durum tekrar eski duruma gelir. Ancak bunun olabilmesi için de, eğitim sistemimizi, hukuk, insanlık ve  demokratik anlayışımızı yeniden gözden geçirmek gerekiyor.