- 1920'li yıllarda yapılan devrimlerle Türkiye'yi, yönetim bakımından, Avrupa'nın uzun zaman mücadelesini vererek ulaştığı hukukun üstünlüğü, insan hakları, hukukun karşısında insanların eşit olmak, özellikle özgür olmak ve bireyselleşmek noktasına taşıyabilmek için, ilgililer bir haylı mücadele verdiler ve bu yolda epey de yol aldılar. Ne var ki, 1940'lı yıllarda başlayan karşı devrimlerle yıpratılan devrim ilkeleri yok etmek üzere, iç ve dış güçler harekete geçti. Özellikle 1970'lı yıllarda kurulmaya başlanan İslami söylemli politik partiler her türlü hilelerle, zaten sıkıntılı olan Türk demokratik anlayışın temeline kibrit suyu döktüler. Günümüzün Türkiye'sinde, Dış güçlerin de teşvikiyle ve desteğiyle İslamlaşmak bahanesiyle bal gibi Türk kültürü Arap kültürüne dönüştürüldü.
- Önümüzde ki genel seçim Türkiye için son derece önemlidir. Önemlidir çünkü Türkiye, İslamlaşmak bahanesiyle Araplaşacak mı yoksa Cumhuriyetin başlangıcındaki ruhu diriltip demokratik yönetim için önemli bir adım atacak mı? Bunun cevabını halk altı gün sonra seçim sandığında verecektir. Türk halkının sağduyusuna her zaman güvendiğim gibi, bu sefer çok akıllıca cevap vereceğine inanıyorum. Umarım yanılmam.
1 Haziran 2015 Pazartesi
AVRUPALILAŞMAK VEYA ARAPLAŞMAK
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)